
Çok Dillilerin Zihni: Beyin Hangi Dili Seçmeli?
Birden fazla dil bilen herkesin yaşadığı o an: Bir kelimeyi hatırlamak isterken istenen dili diğer ama diğer dili seçmek, yanlışlıkla başka bir dilde konuşmaya başlamak veya iki dili karıştırarak konuşmak. Bu olay bilim dünyasında “kod değiştirme” (code-switching) ve “dil karışıklığı” olarak bilinir.
Başıma sık sık gelen bir durum bu. Gün içinde en çok kullandığım diller İngilizce ve Çince olduğu için bazen Türkçedeki bazı kelimeleri hatırlamakta zorlanıyorum. Genellikle aklıma önce İngilizcesi, sonra da Çince karşılığı geliyor. Ama işin aslı bundan daha da karmaşık.
Örneğin, Türkiye’yi ziyarete geldiğimde telefon çaldığında farkında olmadan “Wei?” ( Çince’de “alo” demek) ya da ”Hello?” (İngilizce’de merhaba-telefonda alo demek gibi) diyerek açtığım oluyor. İngilizce ve Çince konuşmaya o kadar alışkınım ki, dil geçişleri bilinçsizce gerçekleşiyor. Ya da bir dilde konuşup sadece bir dakika sonra farklı bir yabancı dile geçmem gerektiğinde, ilk kelimemi otomatik olarak az önce konuştuğum dilde söylediğimi fark ettiğim anlar yaşadım.
Şanghay’a taşındığım ilk yıl, ev arkadaşlarım Fransız, Çinli, İtalyan, İngiliz, Amerikalı ve Hintliydi. Birden fazla dil bilenler, aileleriyle kendi dillerinde konuşup hemen ardından odaya gelip bana da aynı dilde bir şeyler söylüyorlardı. Yüzümde beliren şaşkın ifadeyi görünce ancak farkına varıyorlardı. Bu da dil geçişlerinde yalnız olmadığımı gösteriyor.
İngilizce-Çince ya da İngilizce-Türkçe’yi çok iyi konuşan arkadaşlarımla buluştuğumuzda bu dilleri genelde karıştırarak kullanıyoruz. Bazen bu bilerek oluyor daha iyi, hızlı hatırladığımız kelimeleri kullanmak bizi rahatlatıyor ama bazen de istemsizce oluyor yani iki dili de gayet iyi bildiğimiz için tek bir dilde kalmak için bilinçli bir çaba göstermiyoruz.
Peki, beynimiz neden bazen dilleri karıştırıyor?
Bilimsel verilerle bu ilginç bilişsel sürecin detaylarına birlikte dalalım! 🚀
Kod Değiştirme (Code-Switching) Nedir ve Neden Olur?
Kod değiştirme, bir konuşmada iki farklı dilin birbiriyle harmanlanmasıdır. Genellikle çok dilli bireylerde görülür ve tamamen doğal bir süreçtir.
Kendimden örnek verirsem: “Geç kaldım. Shit!”
Bu fenomenin birkaç nedeni vardır:
✅ Bilişsel Kolaylık: Beyin, anlık olarak en erişilebilir kelimeyi seçer. Eğer bir kelime bir dilde diğerinden daha kolay aklına geliyorsa, beynin otomatik olarak onu kullanır.
✅ Bağlamsal Geçiş: Konuşulan konuya göre dil değişimi görülebilir. Örneğin, bir kişi işiyle ilgili ailesine konuşurken arada İngilizce kelimeler kaçabilir çünkü iş yerinde İngilizce konuşuyordur.
✅ Sosyal ve Kültürel Etkenler: Birey, içinde bulunduğu sosyal gruba veya konuştuğu kişiye göre diller arası geçiş karışıklığı yaşayabilir.
✅ Bilişsel Esneklik: İki veya daha fazla dili yöneten bireyler, dil geçişini daha hızlı yapabilir ve daha esnek düşünebilir.
Beyin, konuşma anında daha etkili, hızlı ve kolay anlaşılır olmak için kod değiştirme yöntemini kullanır.
Beyinde Dil Seçimi Nasıl Yapılıyor?
Dil seçimi, beynin birden fazla bölgesinin birlikte çalışmasını gerektirir:
🧠 Prefrontal Korteks: Dikkat ve kontrol merkezi. Beyin, hangi dilin kullanılacağını belirler ve yanlış dili engellemeye çalışır.

🧠 Anterior Cingulate Korteks: Hata tespitinden sorumludur. Yanlış bir dil kullanıldığında fark etmemizi sağlar.

🧠 Broca Alanı: Konuşma üretimi ile ilgili olan bölgedir. Beyin hangi kelimeyi kullanacağını burada belirler.

Beyin, diller arasında sürekli bir denge kurmaya çalışır ve bazen hata yapabilir.
Dil Karışıklığı ve Bilişsel Yük
Bilişsel kontrol mekanizması, iki dil arasındaki geçişleri yönetirken yoğun bir çaba harcar. Araştırmalar, çok dilli bireylerin beyinlerinin dil seçimini yönetirken daha fazla enerji harcadığını göstermektedir.
Green (1998) tarafından yapılan çalışmalarda, çok dilli bireylerin bilişsel kontrol mekanizmasının sürekli aktif olduğu ve bu nedenle daha iyi dikkat yönetimi becerilerine sahip oldukları bulunmuştur.
Costa ve arkadaşlarının (2006) yaptığı araştırmalar, çift dilli bireylerin dikkatlerini tek dilli bireylere göre daha hızlı değiştirebildiğini ve bilişsel esnekliklerinin daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur.
Mechelli ve arkadaşları (2004), çift dilli bireylerin beyinlerindeki gri madde yoğunluğunun daha fazla olduğunu kanıtlamıştır. Yani, iki dil bilen bireylerin beyinleri fiziksel olarak daha güçlü olabilir!
Çok dilli bireyler bilişsel yükü daha iyi yönetebilir, ancak bazen hata yapmaları da doğaldır.
Çift dilli olmak bazen kafa karıştırıcı olabilir ama aynı zamanda eğlenceli bir süper güçtür!
Birçok çift dilli bireyin telefonu açıp “Hello… uhhh..Merhaba!” demesi gibi ya da kendi kendine bir şey düşünürken farkında olmadan diğer dilde düşünmeye başlamak gibi.
Çok dilli bireyler arasında yanlış dilde konuşma veya dilleri karıştırma tamamen normaldir. Beynimiz en hızlı ve en verimli kelimeyi bulmaya çalışırken bazen farklı dillerde konuşabiliyoruz. Ancak bu, beynimizin daha esnek, güçlü ve yaratıcı olduğunu gösteren harika bir işarettir!
🚀 O yüzden hangi dili konuştuğunuzu bazen unutuyorsanız, endişelenmeyin! Bu, beyninizin harika bir çoklu görev yöneticisi gibi çalıştığının kanıtıdır!
Siz de akıcı İngilizcenizi konuşmak isterseniz İDA kurslarımıza göz atabilir ve istediğiniz kursa kayıt olabilir ya da bütün kurslara sınırsız erişim için İDA’ya üye olabilirsiniz.
İDA’da görüşmek üzere.




